İZMİR – İzmir’in Karaburun ilçesindeki zeytinliklere yapılmak istenen Güneş Enerji Santrali (GES) projesine yargı ‘dur’ dedi. Altıparmak Hukuk Bürosu tarafından takip edilen dava, zeytinliklere proje sahibi şirket tarafından yapılan ağaç kesimleri ile kamuoyunun gündemine geldi.
Davada İzmir 7’inci İdare Mahkemesi, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın proje hakkında vermiş olduğu ‘ÇED olumlu’ kararının yürütmesini dururdu.
‘BİNLERCE AĞAÇ KESİLDİ’
Altıparmak Hukuk Bürosu tarafından yapılan açıklamada, “İdare Mahkemesi’nde devam eden yargılama, yapılan keşif ve verilen bilirkişi raporu neticesinde, İzmir 7.İdare Mahkemesi, 26.01.2024 tarihli kararıyla, GES proje alanlarının yarısından fazlasını kaplayan, dikili tarım arazisi niteliğinde bulunan, 2007 yılından bu yana dikilen ve büyük ölçüde başarılı olduğu görülen zeytinliklerde GES projesi yapılmak istenmesinin kamu yararı taşımayacağına karar vererek projenin yürütmesini durdurdu” denildi.
Öte yandan dava sürecinde yaşanan doğa tahribatına da dikkat çekilen açıklamada, “Takip ettiğimiz bu dava özelinde yaşanan hak ihlallerine, yargı makamlarının yürütmeyi durdurma kararı vermek konusundaki tereddüt ve ataletlerinin de yol açtığını söylemek zorundayız. Şöyle ki; dava 10.05.2023 tarihinde açılmıştır. Mahkeme ilk değerlendirmesine yürütmenin durdurulması ilişkin kararını keşif ve bilirkişi incelemesi yapılıp rapor alındıktan sonra vereceğini bildirmiştir. 15.09.2023 tarihine keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmıştır. Keşiften 15 gün sonra 30.09.2023 günü, GES firmasına ait iş makinaları, zeytin ağaçlandırma sahasına girerek binlerce ağacı kesmiştir. Bu durum üzerine mahkemeye acilen yürütmenin durdurulması kararı vermesi için yazılı başvuruda bulunmamıza rağmen mahkeme yürütmenin durdurulması kararı vermemiştir. Eylül ayından en nihayetinde YD kararı verilen Ocak 2024’e kadar 4 kez gerçekleşen yasa dışı kesimler sebebiyle kaybedilen ağaç sayısı 5 bini bulmuştur” ifadeleri kullanıldı.
Yaşanan bu gelişmelerin, hukuk devleti ilkesinin ve halkın adalete olan güven duygusunun, idarelerin hukuk dışı işlemleri ile ne kadar çabuk ve hızlı bir şekilde ihlal edilebileceğini gösterdiğinin de altını çizilerek, “Bu ihlale zamanında ve en çok ihtiyaç duyulan yerde müdahale etmekten çekinen bir yargı sistemi karşısında sıradan bir yurttaşın, haklarını savunmak adına hiçbir şansının olmadığı, halkın hukuki güvenlik hakkından ağır bir şekilde mahrum kaldığı açıktır. Yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen müvekkilimizin hakları başta olmak üzere, İdari kurumların karşısında kendilerini kırılgan bir konumda hisseden tüm yurttaşların haklarını savunmaya devam edeceğiz” denildi.
(HABER MERKEZİ)