Seçimlerinde ardından, Kabine’nin açıklanmasıyla siyaset bilimcilerin tartıştığı alanlardan biri de Türkiye’nin ekonomik sorunlarına yönelim oldu. Özellikle Erdoğan’ın balkon konuşmasındaki ekonomi vurgusu ve sınırlı kalan kadrolarındaki ‘selektif’ ekonomi yönetimi oluşumu dikkat çekti. Bunun işe yaramasından ziyade, güvenilirliğinin sorgulandığı ortamda dünyaca ünlü ekonomistimiz Prof. Daron Acemoğlu da konuya değinmeden geçemedi. Sosyal medyada da kimileri feyz aldı, kimileri Özgür Demirtaş’ı klonladıklarını iddia etti.
MIT’den Prof. Daron Acemoğlu, ekonomide özelikle gelişmişlik ve demokrasi ilişkilerini vurgular. Seçimlerin ardından Türkiye ekonomisini yorumlayan Acemoğlu bu kez Mehmet Şimşek’in atanmasını yorumladı.
“Türkiye ekonomisi konusunda İngilizce attığın mesajların Türkçe bir özetini vereceğim şimdi” diyen Acemoğlu, Şimşek’in atanmasını yorumladı.
Acemoğlu, Mehmet Şimşek’in atanmasını olumlu bulurken,
Sorgulamayı da elden bırakmıyor.
Türkiye’nin ana sorunlarına da değiniyor.
“Ama daha da önemlisi, Türkiye’nin ekonomik problemleri çok daha yapısal. Ve şu anda bunlara yanıt getirmek gibi bir yaklaşım yok gibi.”
“Şu anda faizleri biraz arttırıp çok negatif reel faizlerden daha az negatif reel faizlere geçersek bunun bu yapısal problemlere büyük bir katkısı olmayacak. Çok daha radikal ekonomik değişime gerek var.”
“Bu potansiyelin gerçeğe dönüştürülmesi için kurumsal reformlara gerek var. Bunlar içinde yolsuzluğu azaltmak, daha çok rekabet yaratmak, politik belirsizliği azaltmak ve yargı kurumlarını iyileştirmek önemli. Teknolojiye, eğitime ve işçilerin üretkenliğini yatırım çok önemli.”
Bu sürede nüfus yaşlanmaya başlayacak ve yapay zeka ve başka teknolojiler ilerleyip, Türkiye’yi daha da geride bırakabilir. Bence Türkiye’nin önündeki en büyük tehlike böyle vasat bir şekilde devam etmesi.
Acemoğlu’nun görüşlerini uzmanlar da yorumlarken,
Genelde ders çıkarmak gerektiği düşünülüyor.
?
?
?
Özgür Demirtaş’a benzetenler bilim adamlarının tekniklerini yorumladıklarını fark etmezken,
Hafife alanlar da görülüyor.
Sizce Acemoğlu’nun popülizm mi yapıyor? Gerçekleri fütüristtik bir şekilde anlatmaya mı çalışıyor?
